flower etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster
flower etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster

Haftasonu Kartı - Weekend Card








Kötü haberler almayacağımız, insanın insana zulüm etmediği, barış içinde huzurlu bir haftasonu olsun!
Gönüller bir olsun…




I wish all of you have an amazing and peacefull weekend…









Geri Döndüm - I'm Back and Happy Weekend Card



İnstagramda yazdım ama buralara hiç uğrayamadım epeydir.

Yıllardır çalıştığım iş yeri taşındı geçtiğimiz haftasonu. Taşınmadan önceki hafta büyük bir ihale vardı ona hazırlandık, sonrasında da toparlanmaya başladık, orası bitti yeni yere geldik hafta başı ama bir görseniz her yer koli dolu… Yorgunluktan eve nasıl gittiğimi bilemedim.


Yıllardır Beşiktaş’ta evden işe 10 dakikada yürürken şimdi sahilden harbiye dolmuşlarına biniyorum. Beni bir görseniz, avanak avni gibiyim, sanki yıllardır evden çıkmamış gibi etrafa şaşkın şaşkın bakıyorum. İşyerinin bulunduğu yer pek bir kozmopolit, ne ararsan var, dün pijamalı bir teyze gördüm markete giriyordu!!!
Daha tam etrafı keşfedecek zaman bulamadım ama ümit vaadeden dükkanlar var! Tuafiyeci gördüm 2 -3 tane, sonra büyük bir kırtasiye ve kumaşçılar.. Gerçi çoğu toptancıdır onların ama olsun ben bi kendimi tanıtayım da ucundan falan verirler belki: )



Tebdili mekanda ferahlık vardır derler, umarım vardır. Ben hayatımda topu topu 1 kez taşındım, bu konuda çok istikrarlıyım yani. O yüzden benim için çok büyük bir değişiklik bu…

Neyse işte bu arada ne bloglara bakabildim, ne yorumlara cevaplar yazabildim, ne dikiş diktim ne de başka bir şey. Gerçi yaz dönemi de gelince iyice zorlaşıyor masa başında bir şeyler üretmek ama ben özledim bile. Şimdi bugün Cuma ya ve ben özledim ya adım gibi eminim ki neye saldıracağımı bilemediğimden hiç bir şey yapamadan geçiverecek bu haftasonu…

Amannn sağlık olsun, yeter ki gönüller bir olsun, hafta sonunuz neşe dolsun…



We moved to a new office last week and still,  everywhere is so messy... I had mentioned this on my instagram account. I am very tired and I could not visit your blogs and answer your any messages...

My home and my old office was very close each other, now there is a bit distant but I liked it. Our new location is in a much more cosmopolitan environment and it is a great to see many different people...
In the meantime, I missed a lot my blog, pinterest and my handmade...

Fortunately today is Friday!!!


I wish all of you have an amazing and joyful weekend...




Balkondan Çiçekler - Flowers From Balcony




Geçtiğimiz bir kaç hafta hem fiziksel hem de ruhsal olarak çok yorucu geçti. Fiziksel yorgunluk yatarsın uyursun geçer de gönül yorgunluğu.. işte o biraz problem…  Bir türlü geçmeyen, unutulmayan, asla unutulmayacak öyle acılar var ki bu topraklarda…  



Bu haftasonu hemen hemen evden hiç çıkmadım diyebilirim, uzun aradan sonra kurdum masaya düzenimi, balkonu yıkadım, çiçekleri suladım, kah balkonda keyif yaptım kah içeride dikiş diktim. Hafiften kafam dağıldı sanki, iyi geldi gündemden uzaklaşmak, farklı bir şeye kafa yormak, sakinleşmek…


İlk kez bu sene yaza girerken balkon için sanırım hiç çiçek almayacağız. Balkon şu anda herbiri kocaman kocaman açmış sardunyalar ile dolu. Kış çok yumuşak geçti ya hiç biri bozulmadı, güneşi görür görmez de çiçeklendiler, hatta o kadar fazla çiçek vardı ki, birazını kopartmaya bile elim vardı.
Koparttım koydum masanın üstüne bir yandan diktim bir yandan seyrettim.


Gerçi diktiğim şey konusunda biraz endişeliyim. Ne diksem ne diksem diye dolanırken, Funda bana plaj çantası diksene dedi, iyi tamam diyivermişim… Kendim ettim kendim buldum, yapacak bir şey yok, bakalım bu seferki çantayı kaç kere söküp tekrar dikeceğiz…  


The last few weeks were very exhausting both physically and spiritually. I had a big tender and I worked so hard, also  we lived a very big disaster in Turkey,  perhaps you may have heard Soma coal mine disaster...
Physical fatigue passes with resting , but for spiritual fatigue  we need time.

Because of that I spent all my weekends at home. I did enjoy on the balcony, dealt with my flowers and started to sew a tote bag for my little sister. It was like a theraphy...

These geraniums are from our balcony, how lovely aren't they?
Loves...











Yeni bir yıl, yeni bir liste...




Senenin son günleri pek bir koşuşturmalı geçti. Şöyle bir sakinleyip 2013 de neler oldu, beni mutlu eden şeyler, üzenler, yapmak isteyip de yapamadıklarım, hiç aklımda yokken yaptıklarım nelerdi düşünemedim bile.

Bu sabah işe geldim, sabah kahvemi içerken düşündüm biraz. Sonra başladım 2014 listesini yapmaya. Burada da her fırsatta yazmışımdır. Ben de Funda da liste yapmayı çok severiz, evin her köşesinden listeler çıkar, onları hep saklarız. Yıllar önce yazılmış bir listede yapılanları işaretlemek acayip zevk verir bize. Listeye yazıp da yapmadığımız ya da almadığımız çok çok az şey vardır. Hedef olmayınca başı boş kalıyor hayat.  

İşte benim 2014 de yapmak istediklerimden bazıları;
ETSY’de dükkanı aç.
Photoshop ve Lightroom programları ile daha fazla ilgilen.
İngilizceni geliştirmek için çalış.
Daha sağlıklı yaşa. Bol bol yürü, bol bol mevye ye,  erken yat.
.
.
Liste sonlara doğru sapıtıp alışveriş listesine dönüşüyor, artık onları yazmadım.  Ama ben 2014’den umutluyum, bir kere çift sayı.

Umarım herkes için hayallerin gerçeğe döndüğü bir yıl olur…




The last days of the year was very busy. I could not find enough time to think, what happened in 2013... things that made me happy or upset, what I wanted to do, what I did...
I came to work this morning and I thought a little while drinking my morning coffee and started making a list for 2014. I and my little sister Funda love "to do list".  You can find many "to do lists" in every corners of our home. We keep them always and when we find one of them after many years, it gives us great pleasure to mark some items as done.

Here's some things of what I want to do in 2014 ;
Open up an ETSY shop as soon as.
More interested in Photoshop and Lightroom programs .
Try to improve your English .
More healthy living...  walks more, drink more water, eat plenty of fruit , go early to bed.
.
.
List towards the end turns into a shopping list : )  I did not write them anymore.
I have high hopes for 2014.
Happy new year everyone, hope all of our dreams come true in 2014…









Haftasonu Kartı






Sevdiklerimizle beraber, sıcacık ve keyifli bir haftasonu olsun. 
Hep güzel olsun, iyi olsun… Olsun canım olsun,  yeter ki gönüller bir olsun…


I wish you have a cozy and pleasant weekend with loved ones.






Haftasonu Kartı - Papatya Hikayesi




Geçtiğimiz haftasonlarından birinde evi papatyalarla donatmıştım. Koca bir demet papatya aldım sonra onların tek tek yapraklarını yoldum, ellerim, tırnak içlerim yem yeşil oldu, bir ara sıkıldım ama inatla devam ettim, sonra da seyre daldım.

 
 
Bu papatyalar neredeyse 1 hafta aynı canlılıkta kaldılar. Aslında atmasak atılmazdı daha ama sarı sarı tozları dökülmeye başlayınca atalım dedik. Aldığım çiçekleri uzun yaşatmak mak için öncelikle vazolara çok çok az su koyuyorum ve o suyu hergün değiştiriyorum, hafta ortasında sapların ucundan bir iki parmak kesiyorum böylece devamlı suyun içinde kalan çürümüş kısım gidiyor ve çiçek sanki yeniden tazeleniyor. Boy küçüldükçe de farklı vazoya, kavanoza, bardağa  alıyorum… Böylece evde hiç çiçeksiz kalmıyorum.

 
Aspirin falan da atılıyor galiba ama ben hiç denemedim, çiçekleri uzun süre aynı tazelikte tutabilmenin başka ipuçları da vardır mutlaka, eğer önerisi olan varsa yazıverse ne güzel olur…

Hepinizin haftasonu çiçek gibi geçsin…
 
 
A few weekends ago, I had bought a big bouquet daisy, these images are from that days... I pulled off all the leaves of them one by one. My hands and the inside of the my nails was green...

These daisies lived almost more than a week. If you put a little water on vase and changing the water every day, your flowers can be live more long... I also cut their stalks around 1 cm in the middle of week.
 




 
If you know any other tricks to have fresh flowers, please write me, I'll be very happy.

I wish you have a wonderful weekend like flowers...



 
 

Çiçek gözümün önünde güzel...



 

Çocukluğumun geçtiği apartımanın bahçesinde vardı bir leylak ağacı, Mayıs geldi mi tongur tongur açar, misler gibi kokardı. Duvarda oturduğumuzda ondan gelen koku ile mest olurduk. Dün akşam bu leylaklara bakarken düşündüm, çiçeğe para vermenin neden ülkemizde çokda olağan bir şey olmadığı üstüne…

Biz küçükken bize öğretilen bir şey vardı; çiçek kopartılmaz… Ben bahçeli bir evde büyüdüm, karşımız bomboş bir araziydi, her yanımız çiçekti, ama tek toplayabildiğim çiçek, izin olan garip papatya idi. Dalından bir gül kopartsan aman Allah’ım zinhar, günah, elin kopar… Kulaklarımda büyüklerimin söylediği “kopartma yazık olur, çiçek dalında güzel” sözleri hep…

Oysa şimdi tamamen farklı düşünüyorum.  O leylak ağacından bir iki dal kopartıp kahvaltı soframızı şenlendirmediğimiz için pişmanım…

Çiçek dalında olduğu kadar gözünün önünde olunca da çok güzel hatta daha güzel…


 
I love lilacs so much. When I was a child, there was a little lilac tree on our garden. I remember its wonderful smell still.

These amazing lilacs made me happy yesterday evening and took me to my childhood.




 

cafenoHut



 
Dün evde avare avare keyif yaparken farkettim tarihi. Aaa dedim bugün doğum günü…

Tam 2 yılı doldurdu cafenoHut dün. Ne olduğunu anlamadan girdiğim bu blog dünyasının içinde dolu dolu 2 yıl geçirdim. Zaman zaman içimden bir şey yazmak gelmedi, zaman zaman çoştum, bazen çoştum ama zaman bulamadım… Ama kesin olan bir şey var dı ki hiç bu kadar süre devam edeceğimi düşünmedim.
İlk zamanlarda kendimi kaybetmişcesine dakka başı post girmişim, yavaş yavaş azalmış şimdi haftada bir –iki olursa ne ala: ) Bunda pinterest’in de etkisi büyük, hatta instegram çıkalı paylaşımlar daha bir hız kazandı. Zaman o kadar değerli ki, hızlı olan hep kazanıyor.


 
Bu iki yıl içinde ben de çok şey değişti. Bakış açım, zevklerim, isteklerim, amacım… Tutkuyla bağlandığım şeyler çok daha farklı artık. Kendimi bambaşka bir dünyanın içinde hissediyorum, sınırları olmayan, güzelin peşinde koşan, etrafına dolu dolu bakan, paylaşımcı, engin bilgi hazinesi ile dolu bir dünya.

Kısacası burada olmaktan çok mutluyum.
 
 

Aslında planım doğumgününe özel cupcake yapmaktı, onun fotoğraflarını çekecektim. Ama unutunca tarihi böyle son anda evdeki havuçlu kekle birşeyler yapmaya çalıştım. İlk önce keksiz çektim bir iki kare sonra anlamsız geldi, gittim kurabiye kalıplarından çiçek olanı kekin ortasına batırdım. Bu sefer de çok yüksek oldu alttan bir ısırık atıp boyunu küçülttüm: ) Bunları öyle hızlı yaptım kı benim bile başım döndü. Yoksa zaten karanlık olan hava iyice kararacaktı.

İşte bu blog sayesinde fotoğraf çekmek için bir amacım var. Sırf bu yüzden bile olsa iyi ki var…

Siz de iyi ki varsınız: )
 
 
 
I realized that yesterday was the second anniversary of the day I have started blogging. 
"cafenoHut" complated 2 ​​years yesterday.  From time to time, I have written so many things which I liked. , sometimes I felt myself exhausted, sometimes I wanted to share a lot of things but I could not find an available time.
But there is a certain thing that I have never thought to continue all this time.
 
 
I have changed a lot in these two years. Point of my  view, tastes, wishes, my goal... I tied up very different things with passion anymore. I feel myself in a new world without borders, in pursuit of beauty, sharer, a world filled with vast wealth of information...

I'm so happy to be a part of this wonderful world.

I love you...









Nazlı Çiçeğim ve Cevap




 

Bu çiçeğin adı Erica (Heather ya da Heath olarak da biliniyormuş). 2 yıldır bu çiçeğin peşindeydim sonunda geçen hafta buldum ve aldım. Bakalım yaşatabilecek miyim? Ki bu çok zor görünüyor…

2 yıl önce Münih’de karların altında gördüm ben ilk bu çiçeği. Adını sanını bilmiyordum, daha açık bir pembe renkteydi. Çalı gibi ama çiçekli. Karların altında öyle güzeldi ki. Sonra Londra’da gördüm, yol kenarlarındaki çiçekçilerde satılıyordu değişik tipleri. Adını ilk orada öğrendim. Almak istedim ama öyle bir tanecik alsam tatmin olmayacağım, bir kucak dolusu almak istiyorum, ee aldın diyelim nasıl getireceğim ki onları buraya… Netekim aklım bu çiçeklerde döndüm memlekete.

 
Yurtdışındaki bloglarda bu mevsimde görmeye başlamışsınızdır siz de sıklıkla. Kış çiçeği çünkü ve soğuk havaları seviyor. O yüzden korkuyorum. Bizim şu andaki havanın yazdan farkı yok, bunalıp, kuruyabilir zavallıcık.

Elimden geleni yapacağım ama bana şimdilik bu kadarı bile yetti. Evde gördüm ya sonunda onu. Bir çiçeği amma büyüttün diyeceksiniz. Takmışım kafaya işte. Gözüm devamlı çiçekçilerde. Yolumun üstündeki çiçekçi adama anlatıyorum, adını söylüyorum yok bilmiyor. Geçen hafta görünce ; ee işte bunu istiyordum ben dedim aldım hemen. Nasıl bakılıyor buna diye sordum. Bilmiyorum dedi. Adını da hala bilmiyor zaten…
Neyse işte huzurlarınızda evimizin nazlı çiçeği…
 

 

Gelelim Cuma günkü sorunun cevabına. Dün de dediğim gibi epey kişi bilmiş, yorumlara bakabilirsiniz. Ben okurken çok eğlendim. Evet doğru cevap ; Brooke Shields…

Babam gençken çok film seyredermiş, eski yabancı artistlerin hemen hemen hepsini tanıyor ama imkanı yok konuşmasından anlayamazsınız kim kim?? Kendine göre uyduruyor isimlerini. Bazen sırf eğlence olsun diye soruyorum, en çok hangi oyuncuyu severdin, seni etkileyen film hangisiydi falan diye… Kendinden emin, hiç acaba böyle mi okunuyor falan demeden sıralıyor isimleri: ) ister anla ister anlama.

Kazananı bu akşam seçeceğim, hediye işi bayram sonraya kalabilir ama. Çünkü bayram için annemlerin yanına gidiyorum, gelir gelmez halledeceğim.

Güzel yorumlarınız için çok çoook teşekkür ederim bir de…
 

 

It is very difficult to find this flower in Turkey. We don't know its name and we don't actually see it around us.

I had seen this flower about 2 years ago in Munich, it was under snow and I loved so much. I wanted to learn its name but I could not.

After for a while. We went to London and I saw it again on the street and I learnt its name. It was Erica ( Heather or heath). Since that time, I want to find it.

Finally, I found this beauty last week and I hope, I can manage to live it. It likes the cold weather but it is very hot in Turkey in these days: (

We will see...


 
 
 
 


 

 







Haftasonu Kartı - Bahçeden Çiçekler



 

Bu yaz Altınoluk’a 3 kez gittik, toplamda bin küsür fotoğraf çekmişimdir her halde. Şu bileğim ve oradan da koluma ve hatta omzuma vuran ağrı yüzünden akşamları o fotoğraflarla haşır neşir olamadım pek, ee tabii sıcaklarda eklenince hiç oturamadım bilgisayar başına.

Dün akşam inat ettim seçtim bu fotoğrafları aceleyle, devamı gelir umarım…

Bizim bahçenin çiçekleri efendim…

 
Hepinize neşe dolu, keyifli, huzurlu, mutlu haberler alacağınız, eğleneceğiniz bir haftasonu diliyorum…

 
 

These flowers are from our garden in Altinoluk. These summer I have been there 3 times and I have about 1000-1500 photos.

But I have arm pain for a long time, because of that I could not prepare them in the evenings.

I was so stubborn yesterday evening and choosed these images for today.

I wish you have a wonderful and enjoyable weekend.



 


 
 



Şu çardak ne keyifli bir bilseniz... Ablamların bahçesinden...


 


 
 

Birazcık fazla olmuş sanki, yükle yükle bitmedi de…

It was a little bit more…
 
 
 
 
 
 

 
 
Related Posts Plugin for WordPress, Blogger...