Romantik - Komedi

Son zamanlarda o kadar çok romantik-komedi seyrettim ki biraz sıksam 3-4 senaryo yazabilirim. Hepsinde gidişat aynı; ilk önce kavga, nefret etme, birbirinin farkında olmama.. Sonra farkediş dönemi, itiraflar ve dolu dizgin bir aşk…. Sen anlamsızca ekrana bakıp sırıtırken, hop bir yanlış anlaşılma (ki bunu hiç anlamam, konuş kardeşim “böyle böyle oldu, seninle onu gördüm, annen şöyle dedi, o böyle dedi” … yok hepsi acayip gururlu...)  Haydi bakalım gelsin ayrılık dönemi… (nedense çiftler ayrılık döneminde de ya çok iyi kariyer yapıyor, ya dünyayı geziyor ya da taşınıyor, oturduğu yerde hayatında hiçbirşey değişmeden ot ot yaşayan yok gibi bişey.) Ayrılar ama hayat dolu dizgin devam ediyor, uzaklara bakıp onu düşünmeler, anılarla yaşama ve hiç kimsede onu bulamama tavan yapıyor... Sonra olay saçma sapan bir şekilde aydınlanıyor, bunlar birbirlerinden ayrı yapamayacaklarını anlıyorlar ve kucaklaşma…
Kısaca : tanışma-nefret-aşk-yanlış anlaşılma-ayrılık-ve mutlu son olarak özetliyebiliriz durumu.:)
Sıkıcı bir iş gününden sonra gerilim ya da çok dokunaklı bir fim seyretmek istemiyoruz, ee evde spor ve haber kanallarını seyretmek ya da play station oynamak isteyen kimse de yok… Bu durumda gelsin sabun köpüğü kıvamındaki DVD’ler..
Fimleri seyrederken en çok da evlerin dekorasyonlarına, yaşanılan yerlere, kızların giyim tarzına yani gözümüzü gönlümüzü açacak şeylere dikkat ediyoruz.
Aslında italyan ya da Fransız filmleri Amerikan filmlerine göre çok saha sıcak ve doğal. Mesela Dün akşam seyrettiğimiz “Heart Breaker” basit ama hoş bir film. Yüzünüzü güldürüyor. Eğer hala seyretmediyseniz seyredin bence .. Aynı sıcaklığı Ferzan Özpetek'in geçen seneki filmi "Serseri Mayınlar" da da bulabilirsiniz.  Biz çok sevdik. Hele son sahne Sezen Aksu'nun sesiyle harika olmuş...
 
İlk aklıma gelen diğer favori  romantik - komedi filmlerinden ikisi de "Holiday" ve  "My Blueberry Nights" . Holiday'de İngiliz kızın (Kate Winslet) evini çok sevmiştim. Diğerinde ise müzikler, çekim ve renkler harika...


Bu arada sakın Ashton Kutcher'in "Çapkın" ve "Killers" filmlerini seyretmeyin... Yok adam yakışıklı falan değil. Yani filmi kurtarmıyor. Kafam boşalsın ne olursa olsun seyredeyim bile deseniz sinir olduğunuzla kalırsınız... Her ikisinde de ekrana anlamsızca baktık... Bence zaman kaybı....

Hadi hafta sonuna devam.

Hala öpüyorum...

2 yorum :

  1. The Holidayde Kate Vinslet'in cottage tarzı evine ben de bayılmıştım.Zaten Londra'yı ve dekorasyonda İngiliz tarzını severim ama İngilizler'i pek sevmem.Saçma sapan dizileri izlemektense DVD izlemek daha mantıklı.Hafta sonun çok güzel geçsin :)

    YanıtlaSil
  2. Arada Londra'da ki kiralık ya da satılık evlerin olduğu siteleri geziyorum, basit evler bile çok hoş.
    Bu arada umarım sizin de hafta sonunuz çooook güzel geçiyordur:)

    YanıtlaSil

Related Posts Plugin for WordPress, Blogger...