Uzun zamandır evde sabahtan akşama kadar fotoğraf çekmemiştim, işte bu Pazar bunun acısını çıkarttım resmen ve şimdi belim ağrıyor.
Sabah
kalktım, doğru mutfağa gidip kahvaltı hazırlamaya başladım. Cumartesi akşamüstü
aldığımız bir kararlada bizim evde yılbaşı konseptine geçilmiş bulunuyor.
Düşündük biz en çok yılın bu zamanını seviyoruz, ee bizi engelleyen ne bir yasa
ne de bir kanun var. Erkenmiş geçmiş düşünmeden başladık ufaktan evde bir
yılbaşı havası estirmeye . Küçük süsleri çıkarttık, kırmızılı peçeteler aldık
ve kırmızılı-beyazlı-yeşilli bir kahvaltı sofrası ile kışa girişimizi yaptık…
Hani daha önce bahsetmiştim evde ufak tefek şeyleri değiştirmek istiyoruz ama ne zaman olur bilmiyorum diye… Amacımız, zaman içinde oluşan listemizdeki değişikliklerin hepsini bir anda yapmaktı, büyük bir temizlik yapacağız ve planlanan herşeyi uygulayıp mest olacaktık. Ama bu sefer olmadı, gerçi pişman da değiliz, taksit taksit alıyoruz listedekileri, belki birden büyük bir değişiklik olmuyor ama ufak tefek değişikliklerle pek bir mutlu oluyoruz. Böylesi daha iyiymiş yani.
Mesela
bu haftasonu Ikea’daydık yine, zaten 3-4 haftada bir gitmezsek içimiz rahat
etmiyor bizim. Neredeyse orada çalışanlardan daha çok biliyorum ürünlerini: )
Neyse
işte gittik, salona küçük bir halı ile şu fotoğraflarda gördüğünüz sehpanın
üstündeki lambayı aldık. Aman bir mutlu olduk, bir sevindik, halının üstünde
bir yuvarlandık ki görmeliydiniz. Durup durup birbirimizi tebrik ettik
kardeşimle. Ama öyle bir gaza geldik ki, şimdi bize 10 tane ev versinler hepsini
döşeyelim istiyoruz. Tüm akşam bir Funda bir ben kafamızdan ev döşedik; Bir
birimiz başlıyor; ben Mudo’da gördüğüm dönerli koltuğu alırım, sonra Ikea’daki
televizyonluk, Habitat’daki vazo…
Bir
diğeri, yok ben Ikea’daki üçlü koltuğu alıp, Mudo’daki morlu berjeri alırım
ayaklarım tam yere değiyor çünkü, bir de bir sepet görmüştüm acayip kaliteli
duruyordu onu alır yanıma koyardım içinde rengarenk yünlerle…
Ayyy
böyle böyle kaç saat konuşuyoruz bilmem: )
Bu
arada gördüğünüz gibi sandalyemiz de geldi. Çok seviyoruz. Bilgisayar masamızı da
beyaza boyadık, istediğimiz köşeye adım adım yaklaşıyoruz yani: )
Eee
öyle yazıyorum, ne zamandır böyle uzun uzun yazmamıştım buraya, hoşuma gitti.
Haa bir de tüm kumaşlarımı yıkadım, önceden bir şey dikmeye karar verdiğimde
yıkıyordum, baktım o sıkıntı oluyor, tam bir şey dikeceğim aa yıkamam gerek
diye vazgeçiyorum, ben de attım tüm kumaşları makinaya. Bir kısmını ütüledim
ama daha epey var, küçük küçük olduğundan hepsi zaman alıyor ama bir o kadarda
zevkli. Gerçi evin çamaşır ve ütü sorumlusu kardeşim ama bu sefer beni hiiiç
ilgilendirmez senin kumaşların dedi ve ilk kez çamaşır makinasını çalıştırdım.
Ne yani sonuçta bir iki düğme çevirip, basıyorsun. Mutfak sorumluluğu gibi
değil yani, orada emek var emek…
İşte
böyle bir haftasonuydu bizimkisi…
I
couldn't spend enough time with my camera at home as I wanted for a long time
but this weekend I was happy to be at home and I took so many photos.
We
( I and my little sister) decided that we love this time of year the most and
we changed something at our home for this season.
We
went to IKEA this weekend and bought a small rug, table light and napkins for chiristmas time.
Sunday
morning,I set the breakfast table with colors of this season. Red - white and
green are a perfect matching for winter.
In
the meantime, Our chair has arrived finally and We loved it so much. We also
painted the table to white and We can say that, we are very close to have that
corner which we wanted as I mentioned here.
And
so in our house, winter began.
