Yok aklım da almıyor,
bünyem de kabul etmiyor son 10 gündür yaşananları… Bir anda tüm Türkiye yanmaya
başladı. Dün akşam rüyamda giydim yine arabayı üstüme, evet rüyalarımda araba
kullanmıyorum direk elbise gibi arabayı giyip zıplaya zıplaya ilerliyorum.
Neyse işte bir yerlerden kaçıyorum sonra bir anda beyaz gömlek giymiş,
bazılarının üstünde de siyah yelek olan bir gurup çıkıyor karşıma, sanırım
kapatıldıkları yerden kaçmışlar, tedirgin oluyorum, sonra karşıdan onlara ateş
açılıyor, ben de koskoca araba ile çatışmanın ortasında kalıp, nerelere
kaçacağımı bilemiyorum : ( Off ne stresliydi… Daha başı vardı rüyamın, çok rüya
gördüğüm ve hepsi de film gibi olduğu için yorgun uyanıyorum sabahları ve büyük
bir kısmını da hatırlamıyorum…
Neyse işte kan ter
içinde uyandım, çünkü yatarken twitterda okuduklarımdan öyle korktum,
televizyonda gülen fotoğrafını gördüğüm şehit Binbaşı Arslan Kulaksız’a
öyle üzüldüm ki böyle vurdulu kırdılı rüyalar görmem kaçınılmazdı. İçimde
deriiin bir üzüntü var. Ama bir yandan da bünyem kabul etmiyor, unutuveriyorum,
kabullenemiyorum durumu. Bu devirde olacak şey mi bu diyorum. Yabancıların İnstagram
hesaplarına bakıp bakıp imreniyorum, bizim yaşadığımız stresin onda birinden
haberleri yok, çiçek böcek, mutlu mesut yaşayıp gidiyorlar…
Bu akşam Taksim’de
bir randevum vardı, iptal ettim. Ne gerek var risk almaya git evine dedim.
Sabah para çekmem gerek, bankamatik metronun girişinde amann boşver daha iyi para
harcamazsın girme şimdi oraya dedim. Çantada 5 lira ile dolanıyorum…
İş yerinde fırsat
buldukça blogları gezip mest olmak yerine haber sitelerine bakıyorum. 10
dakikada bir twitter hesabımı güncelliyorum, akşamları emekli amcalar gibi
devamlı tartışma programlarını izliyorum.
Hayatımın böyle kabusa
çevirenlerin hepsini de Allah’a havale
ediyorum…
Tüm bu olanları
kabullenmeyen, yokmuş gibi davranan, aklı almayan yanımla devam ediyorum şimdi,
Bu fotoğraflar Haziran ayında gittiğimiz
Alaçatı’dan. Yıllar yıllar önce gitmiştim Çeşme’ye, o zamanlar Alaçatı’nın
esamesi okunmuyordu. İçinden şöyle bir geçmiştik, gerçi o zamanda sevmiştim,
şimdi sevdiğim gibi.
Alaçatı’ya yaz tatili
için gitmem sanırım, ama bir iki günlük kaçışlar için harika bir yer. Biz
Ramazan ayında gittiğimiz için nispeten sakindi, şimdi duyuyorum da
sokaklarında yürünmüyormuş, hele de bu sıcakta hayal bile edemiyorum. Bir de
sanırım artık keyfime çok düşkünüm bu sıcaklarda bizim Altınoluk’taki evde don
paça, yalın ayak, elde şeftali tatilini kolay kolay başka tatillere değişmek
istemiyorum.
Epey fotoğraf çektim
1,5 günde, ama özellikle fazla kapı fotoğrafı yok, nasıl olsa öyle güzelleri
var ki diğer bloglarda ve instagram hesaplarında. Bunlar da benim gözümden
Alaçatı -1 ( evet 2. si de var)… Hadi kafamız dağılsın birazcık…
I've written many
things about the situation of Turkey in these days... Yes, we are going through
bad times and I hope the beautiful days are close...
On the other hand,
Life goes on...
These images are from
Alacati which I went last June. It is a small town in the west of Turkey.This
town is famous with wind,wind-surfing and delicious olives.
Visitors also come
for the charming old stone houses on narrow streets lined with sidewalk cafes,
restaurants and boutiques. There are many small inns and boutique hotels
provide hospitality. It is yet unspoiled and I hope this continues…
Şimdi yazın keyfini sürme, tatil önerileri haberleri izliyor olmalıydık.Sırıtan birşeyler lazımdı ama tüm özet stres.Başka da birşey yok.Unutmak değil de mola vermek olur en fazla bizim ki.2-3 günlük kaçışlarda harika bence Alaçatı, renkleri yeter!
YanıtlaSilHaklısın:(
SilCennet gibi bir ülkeyi, cehenneme çevirenleri, açgözlüleri, hırsızları, vatan hainlerini bu ülke tarihi illaki yazacak.:( güzel karelerin bana iyi geldi sağol .
YanıtlaSilÇok teşekkür ederim.
SilEğer tamamen haberlere dalarsak yakındır ciddi anlamda depresyona girmemiz. Belirsizlik ne kötü birşey...
YanıtlaSilBu güzel fotoğraflarınla mutluluk verdiğin için çok çok teşekkür ederim. Çok öperim.
Ben de çoook öptüm...
SilWonderful photos, that umbrellas are so cute!
YanıtlaSilActually in Greece, it is a well know place ;)
http://beautyfollower.blogspot.gr
Really:)) That is great:)
SilThank you...
Zor günler ve daha bir acıyı hazmedemeden yenisini duyuyoruz. Allah sabır versin şehit yakınlarına. Fotoğraflar içimi açtı, 50mm lens mi kullandın merak ettim. Ellerine sağlık.
YanıtlaSilEvet Bahar, ben sadece 50 mm lkens kullanıyorum. Fotoğraf makinasını aldığımda 17-135 mm zoom lensim vardı, onu verdim Tamronun 17-50 sini aldım ama inan hiç kullanmadım:( Yok zoom lensle bir türlü haşır neşir olamıyorum. Bir de 50 mm küçük ya, taşıması kolay geliyor, diğerleri daha gibi, zor yani:(
SilDiyorum ya bir parça huzur ,bir parça soluklanmak için kaçıyorsun güya,ne arar üzüntüden acıdan memleketin bir köşesinde olan ve neden olduğuna cevap bulamadığın gerçeklerden nereye kaçarsın.Anca dediğin gibi anlayamadığın tarafınla bazen hayat devam ediyor der sonra vicdan azabı çekersin.Çok tuhaf günler aklım almıyor.Bu devirde hele bu şartlarda güya bu gelişmişlikle giderek ilkelleşmemizi hiç mi hiç anlamıyorum.Aslında anlamak da istemiyorum anlarsam ben de onlar gibi düşünürüm diye korkuyorum.Off ben de bir dokun bir ah işit gibi oldum kusura bakma.Fotoğraflar olmasa güzellikler açmasa içimde zor sıyrılıyorum bu halden.Hele senin karelerin,senin gözünden Alaçatı süper.Ben iki yıl önce gitmiştim,gündüz sıcaktan beynin pişiyor akşam desen gezilmiyor.Adım adım ilerleniyor gece tam bir kabustu.Şimdi bir daha yazın mı ıhıh diyorum.Diyorum da diyorum değil mi.Tamam sustum ben fotoğraflara dalmaya gidiyorum.Ve seni çok öpüyorum güzel fotoğrafçı...
YanıtlaSilOh ne güzel yazmışsın mektup gibi:) Tamamen aynı duygular içindeyiz, Allah sonumuzu hayır etsin...
SilBen de seni çoook öptüm...
ilk günler nefes bile alamadım desem yeri...hele işin bir de Kıbrıs boyutu düşünülünce,geçen hafta tam bir kabustu...herşeyi satıp dönün diyenler,asker çekilecekmiş,rumlar katliam yapıcak diyenler...aynı senin gibi birilerinden kaçıp durdum rüyamda geçen hafta...bizler olayların çok içinde değiliz,vatanımızda olanlara seyirciyiz daha çok...ve masum bireylerin öldürülmesi daha çok canımızı yakıyor...insani duyguların içinde en çok hangisinden nefret ediyorsun diye sorsalardı,sanırım çaresizlik derdim...tv açık,haberler...elimde tlf,tablet haber okuyorum...onların arasında ruhumu yeşertti fotoğrafların yine...umut verdin bana...dünyada hala iyi,dürüst,sevgi dolu insanlar var dedim...iyi ki yazmışsın Ayda
YanıtlaSilNasıl da haklısın. O çaresizlik insanı çileden çıakrtıyor. Evdeyiz ve sadece izliyoruz. Yarın evine ateş düşen sen de olabilirsin ve neden olduğunu bilmiyorsun. Kimler ne istiyor, neler oluyor, kime güveneceksin bilmiyorsun:(((
Silumudumuzu yitirmek bizlere yakışmaz, elbet bitecek bu kabus dolu günler.. huzurumuzu kaçıranları, bunlara sebep olanları, bende Allaha havale ediyorum..
YanıtlaSilfotoğrafların içimi açtı benimde! evet son 3-5 yıldır alaçatı alaçatı olalı böyle kalabalık görmedi bence, o kalabalık içinde değilde sakin sessizken o sokaklarında huzur içinde bir kahve içmenin tadı ile kalın...
sevgilerimle,
İlk bahar ve sonbahar için ideal orası, tamam biz gittiğimiz gün akşam birazcık serindi ama serin olmasa da sokaklarında böyle rahat gezemezdim:)
Silgüzel fotoğraflar ve haklısın ki birşeylere bakıp kafa dağıtmamız gerek :(
YanıtlaSilDağıtalım şu kafaları:)
Sil"den den" isareti koyabilseydim dediklerinin altina hemen koyuverirdim. Uzulmekten yeterince olmasi gerektigi kadar uzulemiyoruz dedi dun bir arkadasim. Hani verili olarak hep uzgun oldugumuzdan ve uzuntulerimize her gun bir yenisi eklendiginden olaylara gerektigi kadar uzulemiyoruz bile. Her gun yeni bir isim ekleniyor listeye. gencecik insanlar. Ogrenciler, polisler, askerler. Ne sucu var bu insanlarin ailelerinin. Hem de tam denildigi gibi kandirmayalim kendimizi vatan savunmak icin degil, saray savunmak icin olume yollaniyor bu gencecik insanlar. KIyamiyorum. Uzulmekten uzulemez hale geldim hakikaten. herkesi Allah korusun. herkesi :(
YanıtlaSilAmiiiin!!!
SilKendimi bazen taş kalpli hissediyorum, sonra da diyorum bize bu durumu kanıksatanlar, önemsizleştirenler, insan hayatını hiçe sayanlar, kendinden bakşa hiiiç kimseyi düşünmeyenler, kul hakkı yiyenler... onlar kadar asla olamam:(
What a beautiful and enchanting place Ayda, the kind of place I love to be. I would love to visit it.
YanıtlaSilI'm sure, you would love there so much:)
SilBu kadar olay olurken hangimiz yatağımızda rahat yatabiliyoruz ki rüyalar ,korkular, gelecek kaygısı o kadar normal ki böyle kötü bir rüya görmen ,dileğim o imrendiğimiz ülkeler gibi huzur içinde yaşamak babasını kaybetmiş çocukların gözündeki yaşı,ümitsizliği, çaresizliği bir daha görmemek...
YanıtlaSilAlaçatı fotoğrafları müthiş nasıl güzel bir yer değilmi orası ama kafa dinlemek için değilde dediğin gibi bir iki günlük kaçamaklar daha uygun bir yer. Alaçatı 2 yi merakla bekliyorum çok sevgiler.
Ahhh Ahhh, keşke elimizden birşey gelse, bir tek oyumuz var, oyumuzu kullanıyoruz ama yine birirlerinin hoşuna gitmediği için bir anlamı olmuyor:((
SilEn kısa zamanda Alaçatı-2 ile buradayım !
:(
YanıtlaSilahhh ahhh:((
SilAyda bir gün bize bunu yaşatanlar mutlaka cezasını ödeyeceklerdir...İlahi adaleti inananlardanımdır...Onun için allaha havale ediyorum kendilerini..Bir gün mutlaka..Bende çok severim Alaçatıyı ...Fotoğraflar çok güzel...sıcacık...
YanıtlaSilÇok teşekkürler.
SilNe güzel fotoğraflar..
YanıtlaSilGündemden içimiz şişmiş, dökülen şehit kanlarına bir yenisi eklenir mi (Allah korusun) korkusuyla diken üstüyken her daim, ben sadece fotoğraflara bakıp herşeyi bir anlığına da olsa unutmak istiyorum..
Benim de tek yapabildiğim bu:(
SilBenimkiler geçende " bize niye yurt dışına gitme diyorsun ki bizim kuşak ve onların çocukları elden gitti. Ülkenin haline baksana ! " dediler . Bir de işleri gereği Orta- Doğu tarihi ve siyasetiyle ilgililer ya haklı çocuklar. Ülkeyi OrtaDoğuya çevirdiler . Cehennemde yansınlar cayır cayır!
YanıtlaSilÇok haklılar buralardan gitmek istemekle. Güzelim ülke bir hırs uğruna yaşanmaz hale geldi:(
Silyaşananları biz bile kaldıramayıp unutmaya çalışırken şehit ailelerini düşünemiyorum bile...hepsine rabbim yardım etsin sabır versin...
YanıtlaSilyazınız çok güzel resimler harika :) buna mı takıldın diyeceksin ama yazının başlığındaki muz kabuğunu ben yazının içinde bulamadım :) bi bağlantı varsa da ben kuramadım :) güzel yazıların ve resimlerin sayesinde bana da ilham kaynağı olduğunu da söylemek istiyorum.
:))) "Üzüntü ve Muz Kabuğu" aslında bir kalıp! 80 lerde bir çizgi filim vardı, Pepen'nin Balonu diye, bir karga bir de Maymun vardı, Karga; Uçur bizi Pepen derdi, Maymun da ; Üzüntü ve Muz Kabuğu...
SilO kadar hayatımıza girmişti ki bu iki kalıp, sanki herkes biliyormuş gibime geliyor:) Tabii siz gençler yetişememişsinizdir bu çizgi filme, ama google'a yazarsan "üzüntü ve muz kabuğu" diye görebilirsin nasıl bir şey olduğunu:)
Bir de çook teşekkür ederim...
Ah Aydacım, çocukluğumun en korku dolu yılları, lojmanda çatışma anında arka odalarda saklandığımız, olanların farkında olmayan ve korkan kardeşimi bak havai fişek patladı diye oyalamaya çalıştığımız, kendi odamın penceresinden bayrağa sarılı tabutları saydığım günler canlanıyor yeniden gözümde. Öyle zor ki...
YanıtlaSilAma bir şekilde devam etmeliyiz çünkü sürekli bunlara maruz kalmak, okumak da ruh sağlığımızı bozacak.
Neyse ki senin fotoğrafların iyi geldi. Bir hafta- 10 gün kadar sonra biz de uğrayacağız Alaçatı'ya, çok kalabalık olacak biliyorum ama oralara kadar gitmişken bi yanak almadan dönemem :)
Öperim seni şeftalili güzel:)
That's my kind of town, oh how I wish I could visit Turkey, and I hope and pray that things get better there.
YanıtlaSil