Daha önce de yazdığım
gibi, uzun zamandır fotoğrafları nasıl çektiğim ile ilgili bir çok mail
alıyorum. Elimden geldiğince hepsini cevaplamaya çalıştım ama eminim yeterli
olmamışlardır. Bu anlatacaklarımın da sizin için ne kadar faydalı olacağını
bilmiyorum, ama en azından ben ne biliyorsam, fotoğraf makinamı aldığımdan beri
kendi kendime ne keşfettiysem onları size aktarayım, yanlış bildiğim bir şey
varsa da ortaya çıksın istedim: )
Fotoğraf
olayında tabiki teknik bilgi çok çok önemli ama bence herşeyden önemlisi bakış
açısı, ne görmekten hoşlandığınız ve onu yansıtmak istemeniz…
Benim, şu anda
kullandığım fotoğraf makine sahip olana kadar inanın hiç fotoğraf makinam
olmadı. İlk kamerası olan cep telefonu kullanmaya başladığımda ise hayatım
değişmişti. İlk günler işe hep geç kaldım, yol boyunca çiçek böcek
fotoğraflamaktan. 1,5 yıl öncesinde ise bir fotoğraf makinası almaya karar verdim
ve araştırmaya başladım. Bir iki model belirledim ve şansıma Canon 550D çıktı.
Fotoğraf makinaları ile ilgili de birşeyler yazacağım ileride.
Birkaç gün karşılıklı
bakıştık kendisiyle sonrasında ise elimden düşmedi. Devamlı çektim, ne var ne
yok fotoğrafladım.
İşte size ilk
tavsiyem bu; tatmin olana kadar durmayın ve devamlı çekin.
İkincisi bakmak. Ben
bloglardan, flickr’dan, pinterestten inanılmaz ilham alıyorum. Bir fotoğrafa
bakarken onun nasıl çekildiğine, kameranın açısına, kompozisyona, renklerin
uyumuna dikkat ediyorum. Bazen hiç farkında olmadığım bir fotoğraf gözümün
önünde canlanıyor ve benzeri bir düzeni kendi fotoğraflarıma yansıttığımı
görüyorum. Yani baktıkça gelişiyor insan. Güzelli gördükçe
güzele yöneliyor.
(Bu post çok uzun
olacak gibi hadi hayırlısı..)
Sonra emek…
Diyorsunuz ya senin fotoğrafların çok ferah, işte ben o ferah fotoğrafları
yakalayana kadar bir çiçeğin bile yaklaşık 200’e yakın fotoğrafını çekiyorum,
sonra onları tek tek inceliyorum bilgisayarda, bazen küçücük bir detay midemi
bulandırıyor, içimi sıkıyor, siliyorum fotoğrafları…
Yani “aa burada da
çiçek var alın fotoğrafladım işte burada” demek
yok: ) her işte olduğu gibi burada da emek çok önemli. Ben bir an
geliyor seviyorum çektiğim bir fotoğrafı bir an geliyor, pinterestte gördüğüm
muhteşem fotoğrafların yanında bu da neyin nesi diyorum ve bir karış suratla
yatmaya gidiyorum: ) Herşeyden önemlisi kendinizin tatmin olması.
Tabiki kendinizi
kiminle kıyasladığınız önemli ama çıtayı her zaman yukarda tutmanın faydası var,
zararı yok: )
Bir
fotoğrafın iyi ya da kötü olduğu görecelidir. Birine harika gelen bir görüntü
diğeri için anlamsız ve değersiz olabilir. İşte bu yüzden de kendi
doğrularımızı kendimiz belirlemeliyiz, hoşumuza gideni keşfetmeliyiz, işte bu yüzden de önce teknik bilgiler
vermek yerine böyle bir giriş yaptım: )
Bahçeşehir
Üniversitesi’nde derse gittiğim zamanlarda da öğrencilere hep söylüyorum,
formül, hesap, kitap kolay… kitaba-deftere
bakarsın, sabahlarsın, çalışırsın olur, ama bir projeye yaklaşırken esas önemli
olan şey “yöntem”… ne yapmak istediğimiz,
amacımız, amacımıza ulaşmak için yapılması gerekenlerin listelenmesi, öncelik
sıralarının belirlenmesi… daha bir sürü şey…
Şimdi
gelelim TEKNİK konusuna;
Diyelim
ki yeni bir DSLR yani profesyonel bir fotoğraf makinasına sahip oldunuz. Bence
ilk yapacağınız şey uzun bir süre ( ki bu süre kendini belli eder) otomatik modu
kullanmak. Işık ve kompozisyon üzerine epey şey öğreneceksiniz ve bu otomatik
mod size yetmemeye başlayacak.
Ben
manuel moda geçmeye çok korkuyordum, hep günün birinde bir kursa gideceğim ve
ondan sonra şakır şakır manuel modda fotoğraflar çekeceğim sanıyordum ama
geçişim bir anda oldu. Ve ilk kez sonradan öğrendiğim ve adına pozlama denilen
şeyi keşfettiğimde mutluluktan deliye dönmüştüm: )
İşte
ilk pozlama olayını keşfettiğim fotoğraflar bunlar, o günü dün gibi
hatırlıyorum...
(bir
türlü tekniğe geçemiyorum iyi mi: ) )
Basitçe anlatmaya
çalışacağım. Öğrenmeniz gereken 3 değişken var ve bu üç değişkenin aldığı değerlere göre
çektiğimiz fotoğrafın pozlamasını yapmış oluyoruz.
Bu üç değişken; diyafram açıklığı
(aperture), pozlama süresi veya Perde hızı (shutter speed) ve film ASA'sı
(ISO). Bu üç unsurun birbirleriyle kombinasyonunu doğru bir şekilde
yaptığınızda doğru pozlama yapmış oluyorsunuz.
İşte
yukarıda kırmızı ile işaretlenmiş olan yer pozlamanın görüldüğü yer. Otomatik
mod demek o küçük siyah çizginin devamlı 0 ‘da olması demek. Ama manuele
geçtiğimizde biz istediğimize göre (+) veya
(–) pozlama yapabiliyoruz.
Biliyorsunuz
ben genelde evde fotoğraf çekiyorum. Bunun en büyük nedeni objeleri
fotoğraflamaktan zevk almam. Onlarla istediğim gibi oynayabiliyorum, yüzlerce
poz çekebiliyorum gıkları çıkmıyor, sadece benim tatmin olmam, fotoğrafı
beğenmem yetiyor, bir de karşımdakine beğendirmek zorunda değilim: ) Sokak
fotoğraflarını da seviyorum ama bunun için ne zaman ne de istediğim gibi
mekanlar var.
Haftaiçi tüm gün
çalıştığımdan sadece haftasonları kalıyor bana fotoğraf makinasıyla oynamak
için. Sanılanın aksine bizim ev çok çok az ışık alıyor, dikkat ederseniz hep
aynı yerde fotoğraf çekiyorum çünkü en iyi ışık orada, o da çok çok kısa bir
süre. Evi çok sevmeme rağmen sırf bu yüzden değiştirmek istiyorum: (
Böyle karanlık
ortamlarda eğer aydınlık fotoğraflar almak istiyorsanız manuel modda geçmeniz
kaçınılmaz.
Şimdi
tek tek Pozlamanın yapılmasında etken
olan 3 değişkenin ne olduğunu ve etkilerini anlatmaya çalışayım;
Diyafram
açıklığı (Aperture);
Diyafram açıklığı “f” değeri olarak gösterilir ve pozlama sırasında
makinaya giren ışık miktarını kontrol eder. Diyaframı ortasında küçük bir delik
olan daire gibi düşünün. F değeri değiştikçe bu delik büyür veya küçülür ve
Işık miktarı artar veya azalır. Diyaframın açılması ya da kapanması ile ayrıca
derinlik kontrolünü de yaparız. Derinlik kontrolü demek netlik – bulanıklılık
demek; F değeri küçüldükçe (yani diyafram açılıp içeriye daha çok ışık
girdikçe) arka plan bulanıklaşır. F değeri büyüdükçe ise (yani diyafram küçülür ve içeriye daha az
ışık girer) netlik artar.
Diyafram değerlerini Lenss’in özellikleri belirler: f/1.2, f/1.4, f/2.0,
f/2.8, f/4.0, f/5.6, f/8.0… gibi..
Kaynak : www.exposureguide.com
Pozlama
Süresi - Perde hızı (Shutter speed)
Fotoğraf makinenizin deklanşörüne bastığınız anda diyafram açılır, belli
bir süre açık kalır ve kapanır. İşte bu diyaframın açık kaldığı süreye pozlama
süresi (perde hızı) deniliyor. Diyafram açık kaldığı süre boyunca makinaya
giren ışık artıyor.
Düşük perde hızı daha fazla ışık demek, aydınlık fotoğraflar istendiğinde
ve gece fotoğraflarında kullanılır. Yüksek perde hızı ise sensörün az ışık
alması demektir, bunu hareketi dondurmak için kullanabiliriz. Örnek Perde
hızları: 1/15 (saniyenin 15’de biri demek), 1/30, 1/60, 1/125.
Bu iki değeri de penceredeki perde gibi
düşünebilirsiniz. Odanın alacağı ışık bu perdenin açılıp kapanma hızına ve ne
kadar açılacağına bağlı. Biri kalınca bir perdenin ucundan tutuyor, siz de bir
köşede koltukta oturuyorsunuz, perdeyi açma-kapama hızına ve ne kadar mesafede
açtığına bağlı olarak odanın aydınlandığını görebilirsiniz değil mi . İşte
tamamen bu mantıkla işliyor olay.
Film
Asa'sı (ISO)
ISO, ışığa karşı duyarlılık demek. ISO aralığını,
kullandığınız makinanın özellikleri belirler.
ISO ile ilgili bilmemiz gereken şey şu; ne
kadar küçük ISO değeri ile fotoğraf çekersek o kadar net fotoğraflar elde etmiş
oluruz. Ama ışığın az olduğu ortamlarda pozlama süresini uzatabildiğiniz kadar
uzattınız (yani sayısal değeri düşürdünüz) ve hala istediğiniz aydınlık
fotoğrafı yakalamadığımızda ISO değerini arttırmaya başlarız. ISO değeri
arttıkça fotoğraf aydınlanmaya başlar fakat ne kadar yüksek ISO o kadar fazla
gren yani kumlanma ve kalite düşüklüğü...
Örnek ISO Değerleri: 100, 200, 400, 800,
1600, 3200...
Kaynak : www.exposureguide.com
Özetlemek gerekirse; burada anlatmaya çalıştığım üç unsur birbiriyle ilişkilidir, makinanızın vizöründen baktığınızda pozometre göstergesini (yukarıdaki fotoğrafta kırmızı ile çizilmiş olan yer) göreceksiniz ve bu üç parametrenin değerlerini değiştirerek pozometre gösterge işaretini sağa sola hareket ettirebilirsiniz. Bu işaret tam ortada olduğunda doğru pozlama yapmış oluyoruz. Eğer işaret orta çizgiden sağ tarafa doğru (+) kayıyorsa sensöre gerektiğinden fazla ışık geliyor demektir ve o zaman fotoğrafımız fazla aydınlık çıkar yani fazla pozlanmış olur. Pozlama işareti orta çizginin sol tarafında kalıyorsa (-) o zaman da sensör az ışık alıyor demektir ve fotoğrafımız karanlık çıkar yani eksik pozlanmış olur.
Ne zaman (+) pozlama, ne zaman (-) pozlama yapmalıyız derseniz size küçük bir ipucu vereyim; açık renklerin hakim olduğu, zeminin fotoğrafladığınız objeden daha açık bir ton olduğu fotoğraflarda (+) pozlama yapabilirsiniz. Örneğin aşağıda soldaki fotoğrafta ben (+) pozlama yaptım.
Umarım çok karışık anlatmıyorum, insan kendi yaparken bir şekilde
hallediyor da iş başkasına anlatmaya gelince zorlanıyor.
Neyse konumuza dönelim; Pozlama yaparken dikkat etmeniz gereken bir iki
şeyi daha yazmak istiyorum.
Diyelim ki (+) pozlama yaparak aydınlık ferah bir fotoğraf almak
istiyorsunuz, bunun yukarıda anlattığım 3 parametre ile yapılacağını artık
biliyorsunuz ama bunların değerleri ile oynarken nelere dikkat etmeliyiz işte
orada kafa karışıyor;
Kameranın daha fazla ışık alması için ilk olarak
diyaframı açabiliriz. Diyaframı açtıkça (f değeri küçüldükçe) netlik derinliği
azalır. Yani fotoğraflamak istediğiniz objenin önündeki ve arkasındaki yerler
bulanıklaşır, netlik alanı azalır da azalır. Çok dikkatli focus yapmak gerekir yoksa elimzide aydınlık ama anlamsız bir fotoğraf oluverir.
İkinci olarak; perde hızını düşürebiliriz (değer yine
küçülecek). Yukarıda da yazdığım gibi perde hızı düştükçe kamera içine giren
ışık miktarı artacak ama eğer tripodunuz yoksa düşük perde hızlarında elle
yapılan çekimlerde titreme kaçınılmaz olduğundan sonuçta bulanık fotoğraflar
elde edeceğinizi bilin. Elle fotoğraf çekiyorsanız min. Perde hızı 40’ın altına
inmemeli.
Son olarak ISO değerini arttırırız. Ama
burada da bir handikap var, yüksek ISO demek kumlanma ve kalitesiz fotoğraf
demek. Aşağıdaki gibi; ISO: 1250, Hız: 1/60, f: 2.2
Düşünülenin aksine güneşli havalar yerine bulutlu ama aydınlık havalar
fotoğraf için çok daha elverişli. Yazın belki günler uzun ama güneş ışınları o
kadar dik ve sert geliyorki fotoğraflar çoğunlukla sarımtrak çıkıyor. Bu
nedenle evinizde fotoğraf çekerken en iyi saati kollayın. Ben bizim salonda
yazın 11:00 – 14:00 ve 19:00 – 20:00 arası , kışın ise 10:00 – 15:00 arası eğer
hava açıksa en içime sinen fotoğrafları yakalayabiliyorum.
Biliyorum çok uzun oldu buraya kadar okuyanınız var mıdır bilmem ama son
olarak bir şey daha söylemek istiyorum.
Bu yukarıda anlattıklarım ilk başta çok karışık gelebilir, korkmayın. Size
önerim; bu üç değişen ile tek tek oynayarak her bir değerde fotoğraflar çekip,
etkilerini görerek yaptıklarını anlamaya çalışın.
Ben hiç bir zaman dersi derste dinlemedim, grup çalışması ise bana tamamen
ters, üniversitedeyken arkadaşlarla birlikte ders çalışırken anında kaytarır,
gruptan kopar, ya yatar ya da yemek hazırlardım. Sonra tek başıma kalıp
kendimce yollar bulur, olayın mantığını anlamaya çalışırdım. Mantığını
anladıktan sonra gerisi çorap söküğü gibi gelirdi.
Burada da size önerim işte bu, alın makinayı elinize her bir tuşa basın ve
ne yaptığına bakın. Ezbere yapmayın yani. Neyi ne için yaptığınızı bilince herşey çok daha kolay
gelecek.
Aramızda bu işi profesyonel olarak yapanlar, muhteşem fotoğraflar çekenler, bu işin tüm püf noktalarını bilenler var, ben daha işin çoook başındayım. Umarım bir gün fotoğrafla daha yoğun ilgilenecek zaman bulabilirim..
Unutmadan, fotoğrafın göze hoş görünmesi için kompozisyonun da çok önemli
olduğunu belirteyim. Bu konuda Sabit Kalfagil’in kitabını okumanızı tavsiye ediyorum.
Fotoğraf çekerken deklanşöre basmadan önce vizörden gördüğünüz resme şöyle bir durup bakın, gözünüzü dört döndürün, yamuk olan, hoşunuza gitmeyen bir şeyler var mı ekranda iyice emin olun, sonra o fotoğrafın sizi mutlu edip etmeyeceğini, istediğinizin bu olup olmadığına bakın, eğer içinize siniyorsa basın deklanşöre gitsin...
Fotoğraf çekerken deklanşöre basmadan önce vizörden gördüğünüz resme şöyle bir durup bakın, gözünüzü dört döndürün, yamuk olan, hoşunuza gitmeyen bir şeyler var mı ekranda iyice emin olun, sonra o fotoğrafın sizi mutlu edip etmeyeceğini, istediğinizin bu olup olmadığına bakın, eğer içinize siniyorsa basın deklanşöre gitsin...
Bir daha ki postta profesyonel makine almak isteyenler için ipucu
niteliğinde birşeyler yazayım istiyorum. Makineler, lenslerle ilgili
bildiklerim ve kullanılabilecek fotoğraf düzenleme programları neler… Ama artık
ne zaman olur bilmem: )
(First of all I would like to apologize
from you for my English, I tried to do my best. I hope, it has been understandable)
As I wrote before, I'm getting too many messages for a long time about how
do I take my photos.
You know I am not a profesional photographer and I don't know everything about photography, I have just wanted to write here what I known.
Of course, technical informations are important but, your viewpoint, what you like to see, to reflect your feelings are very important also.
Of course, technical informations are important but, your viewpoint, what you like to see, to reflect your feelings are very important also.
My first camera is Canon 550D and I did not have any camera before. Since I
bought it, whenever I find an available time, I am playing with it.
My first advise is practice. Do not leave your camera to your hand and
continuous capture an image of everything.
There are a lot of inspiration sources.
We are so lucky. Blogs, pinterest, instegram... You can see amazingly wonderful
images every day, every moment. When you look at an image, investigate its
color harmony, composition, camera angles... After for a while you will see
that they affect your images. We improve while we look at the beautiful things…
Another important thing is labor. You should not give up never. Sometimes
for a bright image, I am taking almost 200 photos: )
It is relative that is a photograph good or bad. An image may be wonderful
for someone but may not mean anything to anyone else.
Because of that we should find own style and be satisfied.
Let's say, you have a new DSLR, I mean, a professional camera. I think,
firstly you should use the automatic mode for a long time. You will learn so
many things about light and composition.
I was too scared to use my camera with manual mode, I thought that I'll
attend a course and then I'll start to use manuel mode but my transition was at
a time. I remember that day, I was so happy to learn (+) exposure...
Here are my first photos after discovering the "exposure"...
There are two images above belong to Canon and Nikon cameras. For using
your camera with automatic mode, you should choose green small square for Canon
cameras and green small camera image for Nikon cameras. But the essential thing
is to learnd and use "M" (
manuel mode) mode.
I will try to explain it simply; There are three variables and You need to
learn these three variables which effect the exposure and your images.
These three variables are aperture, exposure time or shutter speed and ISO.
If we can make the correct combination of these three elements together, we
will have the correct exposure.
You can see "the exposure" on your camera like the parts marked
with red above. Auto mode means that little black line is on the "0"
point. If we choose manuel mode (M), we can make whatever want; (+) or (-)
exposure.
You know, I generally use my camera at my home. The biggest reason is that
I love playing with the objects and colors... Second reason is time. I am at
the office all week as a full day worker an enviromental engineer. I have only
weekends for shooting...
If the weather is dark, rainy... I feel myself very upset... Such weather,
it is realy difficult to take bright photos.
You need to use Manuel Mode and make (+) exposure.
Let’s quickly review a summary of the Exposure Triangle:
Aperture –
Aperture is typically expressed in “f” numbers, a hole within a lens,
through which light travels into the camera body. The larger the hole, the more
light passes to the camera sensor. Aperture also controls the depth of field,
which is the portion of a scene that appears to be sharp. If the aperture is
very small, the depth of field is large, while if the aperture is large, the
depth of field is small. In photography.
Examples of f-numbers are: f/1.4, f/2.0, f/2.8, f/4.0, f/5.6, f/8.0.
Source : www.mediaformations.com
Source : www.exposureguide.com
When you press the camera's shutter, aperture opens. For a while, it
remains open and then it will close. That time is called as "shutter
speed".
The length of time a camera shutter is open to expose light into the camera
sensor. Slow shutter speeds allow more light into the camera sensor and are
used for low-light and night photography, while fast shutter speeds help to
freeze motion. Examples of shutter speeds: 1/15 (1/15th of a second), 1/30,
1/60, 1/125.
Please think a window with a curtain. The amount of light in the room will
be changed depending on the opening and closing speed of this curtain and how much it will be opened.
The level of sensitivity of your camera to available light. It is typically
measured in numbers, a lower number representing lower sensitivity to available
light, while higher numbers mean more sensitivity. More sensitivity comes at
the cost though, as the ISO increases, so does the grain/noise in the images.
Examples of ISO: 100, 200, 400, 800, 1600, 3200...
Source : www.exposureguide.com
To summarize, these three elements (Aperture, Shutter Speed and ISO) are
interrelated, when you look at your camera's viewfinder, you can see the
exposure indicator (marked in red in the image above) and if you change these
three elements values, you will see that the exposure indicator move left or
right.
if the little black sign is on the "0" point, that's mean exposure
is correct.
if the little black sign is on the right of the "0" point (+),
that's mean, there is overexposed (too much light).
if the little black sign is on the left of the "0" point (-),
that's mean, there is underexposed (dark image).
I would like to give you a clue relevant to when should we use overexposure
(+), when should we use underexposure (-)?
If you want to have bright image, you have dominated by light colors and
your backround is lighter than your object you should do overexposure (+) as the
following example;
If your backround is darker than your object, you should do underexposure
(-) as the above example;
(I hope, until up here, my writings are understandable)
I want to write one more thing;
If you want to do (+) exposure, you should know these; to receive more
light, you can open the camera aperture. If you open the aperture (smaller
f-number), the depth of field will decreased (front and behind of the object is
blurred). You should be carefull to focus...
Second, we can reduce the shutter speed (the value will decreased).
As I wrote above, the lower shutter speed will increase the amount of light
entering into the camera, but if you do not have tripod, your images will be
have hand-shaking effect. The shutter speed must stay below 40, if you don't
use tripod.
Finally, we can increase the ISO value but here, there is also a problem,
high ISO means noise and poor quality images (like below) ... ISO : 1250 Speed: 1/60 f :2.2
Our home gets usually very little light so I always have to take picture with high ISO value: (
By the way, the composition of image is also very important . I would recommend that you read books and documents about this subject.
When taking a photo, you can see through the viewfinder what your picture looks like, before pressing the shutter button. If you like it press the shutter button...
I want to prepare a post again about the DSRL cameras, lenses and photo editing programs but I don't know when?
By the way, the composition of image is also very important . I would recommend that you read books and documents about this subject.
When taking a photo, you can see through the viewfinder what your picture looks like, before pressing the shutter button. If you like it press the shutter button...
I want to prepare a post again about the DSRL cameras, lenses and photo editing programs but I don't know when?
That's all...