Düşünüyorum da, şu pinterest gerçektende son yılların en inanılmaz buluşu. Artık birşeyi internette aradığımda ilk önce google’da sonra da printerest’de bakıyorum.
İnsanlar bilgiye çok çok daha hızlı ulaşıyorlar. Aslında bu blogları da etkiledi. Düşünsenize eskiden ( şunun şurasında 4-5 ay öncesine kadar) bir blogda güzel bir ev, hoşumuza giden ya da değişik bir fikir gördüğümüzde onu bloglarımızda paylaşırdık, ama şimdi bu bana biraz anlamsız gelmeye başladı, çünkü pinterest sayesinde kimin ne yaptığına herkes anında ulaşabiliyor. Daha kısa yoldan bir paylaşım söz konusu. Bloglarda uzun uzadıya anlatmaktansa, yapıyor, fotoğraflıyor ve pinliyor bitti.
Pinteresti açtığımda çoğunlukla öylece hayran hayran bakıyorum fotoğraflara, sonradan tekrar bakmayı düşündüğüm web siteleri ya da dikiş fikirleri, fotoğrafla ilgili tüyolar varsa onları pinliyorum ama beğendiğim herşeyi pinlemeye kalksam pinci başı olur, bilgisayarın başından kalkamaz, başka da bir iş yapamazdım. Takip ettiklerim zaten zevklerine hayran olduğum kişiler. Mesela Sevgili Cepaynası, benim onun her pinlediğini pinlemem gerek neredeyse, çünkü hepsi çok hoşuma gidiyor. Ben de hiiiç kendimi kasmıyorum, sadece bakıp mest oluyorum.
Bu İskandinav evleri için de geçerli. Zaten artık hepimiz onların tarzını aşa-yukarı biliyoruz. Her baktığımda evlerdeki işçiliğe, fotoğraflara, dekorasyonda kullanılan objelere, ferahlığa ve tabiki geniş mutfak ve küçük ama sevimli balkonlara bayılıyorum.
Bugün seçtiğim bu evde de yine bir çok detay beni mest etti. Uzun zamandır da hep sizi bak ben bunu yaptım, bir de şunu diktim gibi mevzulara boğduğumdan bir değişiklik olsun istedim.
Bu evde ilk dikkatimi çekenler duvarlardaki resimler oldu. Evin tüm fotoğraflarını buradan görebilirsiniz. Duvarlarına dikkat edin nasıl cıvıl cıvıl, nasıl insana enerji veriyorlar değil mi. Sonra raflar… Açık rafları ben çok seviyorum ama ne yazık ki şu anda oturduğumuz evde sadece kitaplığımız var açık olarak. Ama hep aklımda ve yapılacaklar listesinde. Şu iki koltuğun olduğu fotoğraftaki kitaplık ise mutlaka ama mutlaka olacak bir gün evimde. Aynısının bir başka versiyonunu yemek masasının arkasında da görüyoruz. Gerçekten çok şık.
Tam sevdiğim gibi duvarların hemen hepsi dolu. Posterler, çevçeveler, panolar, raflar… Sonra aydınlatmalar ve yemek odasındaki sandalyeler de çok hoşuma gitti.
Yani kısacası bugün ben bu eve ışınlanıvermek istedim. Serin serin o beyaz koltuklarda oturup güzel bir müzik eşliğinde kitap okumak istedim…
İstemek bedava…
I'm thinking that Pinterest is the most incredible invention in recent years.
Now when I search for something on the Internet firstly I look at google then pinterest.
People are reaching the information much more quickly. In fact, this also affected blogs. When the somebody share a nice image or an idea, we can see it on pinterest and it reaches many people in very short time. You should be original and different.
For a long time, I did not share with you a different thing, except I have done.
But today I wanted to share with you a Scandinavian-style home. As we all know, everything is white. Today I want t o be there with the a nice music and a book.
Especially I liked the arts on the walls. All of them are great, colorful and cheerful and I liked also shelves, chairs and lightings.
You can see all images "here" belonging to this home.
Kaynak; Alvhem
Nohut bir yandan da soyle dusunuyorum ben acaba eskiden daha az kaynagimiz vardi da gordugumuzu daha mi cok takdir ediyorduk. Simdi yeterince ustune dusunmez mi olduk? Bu aralar buna taktim da kafami sen ne dusunuyorsun sorayim dedim :)
YanıtlaSilsevgiler
Bu konuda çok uzun yazabilirim:)
SilHem üstüne çok fazla düşünmüyoruz, hem de tatmin olmuyoruz. Hep daha fazlasını, daha mükemmelini istiyoruz. Eee tamam gördük iyi hoş yenisi gelsin modundayız yani:)
Son 4-5 yılda hatta 2 yılda teknolojisin nasıl geliştiğine baksana. Çığ gibi büyüyor ve gelişiyor. İyi mi kötümü bilemedim. Bana biraz ürkütücü gelmeye başladı bu iş. Uzay çağı çok yakın ve ben gri parlak üste yapışan kıyafetlerden hiiiç hoşlanmam:)))
Ben de İskandinav tarzını çok seviyorum. Aydınlık ve ferah. Evin içi tıkış tıkış değil. Bir de şu seramik saksılar,vazolar... Beni benden alıyor.
YanıtlaSilAynen. Evde ne var ne yok atıp baştan başlama isteği uyandırıyor bu evler bende:)
Silselamlar... bayılıyorum yayınladığın fotoğraflara ... içimzi açıyorsun hergün teşekkür ederim :) sevgiler...
YanıtlaSilNe güzel, aynı şeylerden zevk alıyoruz.
SilSectiginiz gorseller ve bu ev insani alip goturuyor,fotograflara birkac kez baktim.Beyaz, aydinlik ve ferahlik cok ic acici.Paylasim icin tesekkurler.
YanıtlaSilSevgiler.
Benden de sevgiler:)
SilBizimkiler (kayınvalidemler) Danimarkada yaşıyorlar oraya gittiğimizde ne zaman yürüyüşe çıksak ben evleri röntgenlemekten nereye gideceğimi şaşıyorum.Allahım bu kadar mı estetik düşkünü zevk sahibi olunur diye düşünmekten de alıkoyamıyorum kendimi.Bide malum perde merde kullanmıyolar baka baka perişan oluyorum beynim dönüyo:)benim teşhisim şu "insanın gözü doymaz hocam" bakar bakar daha başkasınada bakar bakar bitmez bu durum:)
YanıtlaSilAmaaaan sakın ben Danimarka'ya falan gitmeyeyim o zaman. Dayak yer gelirim. Tatil matil yapamayıp anca evleri inceler bir de hepsine bakamadım diye kendimi yer bitiririm.
SilKEsinlikle çok sade ve şık zevk sahibiler. Avamlıktan ve adilikten uzaklar.. Tebrik koyuyorum hepsine ve başarılarının devamını diliyorum bu vesileyle.
aydınlık, ferah, güzel de gözümüz kamaşmasın sonra bu kadar aydınlıkta :)
YanıtlaSilolur mu olur:)
Silnohutcuğum,
YanıtlaSilbu ev...
gerçekten çok güzel...
senin gibi zevkli biriyle ortak zevklerimizin olması mutlu ediyor beni...
pinterest...
içinden çıkamadığım ortam:)
ben de artık her beğendiğimi pinlemiyorum,sonu gelecek gibi değil çünkü...
son günlerde bir de pinspire çıktı:)))
Aman sorma, ona hiç bakmamaya, bulaşmamaya çalışıyorum. Oranın hediye bölümü çok mantıklı ve kullanışlı. Diyorum ya çok hızlı buluşlar olmaya başladı. Artık hepimiz evlere kapanıp insan yüzü görmeden yaşayacağız bu gidişle:)
SilEvin aydinlik olmasi ve mobilyalarin bembeyaz sadeligi insani hup diye icine cekiyor zaten :)
YanıtlaSilAynen öyle. Gel bana gel bana diyor:)
SilHislerime tercumansin nohutcugim :-) cesmeden selamlar, handegul.
YanıtlaSilNot: alacatiyi gormen gerek diyorum dahasina gucum yetmiyor...
:) Gittiniz mi, oofff Kaş' gitmekten Alaçatı'ya gidemedim yıllarca, Önümüzdeki yıl kırmam gerek bunu.
SilSana iyi tatiller , bol bol fotoğraf çek benim için de.
Merhabalar, bir zamandır blogunuzu takipteyim, ama pek yorumcu değilim galiba... herneyse, lafı çok uzatmayalım ve sadece düşlemek değil çok kolay pratik minik fikirlerle evde feng shui uygulayarak Alvhem avleri gibi chi dolu evler yaratabiliriz onu belirteyim istedim (= bunları yüksek içmimar olarak söylüyorum size, günün birinde çeşmeyi ziyaret ettiğimde belki bir kahve ile konuşuruz bunları... (= bu arada pek cazip olmasa da benim bloguma de beklerim...
YanıtlaSilby, Ays
www.junkocean.blogspot.com
Merak ettim şimdi o minik fikirleri:) Ama buluşmak için Çeşme'ye mi gitmemiz gerekiyor. Bu işin püf noktası mı bu:))
SilBu arada yüksek iç mimarları pek severim.
çok güzelmiş hayallere sürükledi beni yine;)
YanıtlaSil:) sen şimdi ne güzel hayaller de kurarsın.
Silhmm.. hemen cepaynasına bakıyorum:)
YanıtlaSilbir de bu ev öyle beyaz ve sade ki içine ne kadar renkli aksesuar eklesen kaldırıyor değil mi? Ben evimi bembeyaz yaptığımda bunun güzelliğini ve konforunu yaşamıştım bir nebze:)
Evet yaa, her şey birbirine uyuyor böyle olunca. Biz şimdi hafiften başladık değişime ama o iş öyle kolay olmuyor:(
Silİnşallah günün birinde istediğim gibi bir eve taşınırsam o zaman çok düşüneceğim döşerken.
bakıp bakıp iç geçirmek de bedavaydı deği mi?
YanıtlaSilHem de ne...
SilFazla aydınlık beni rahatsız etse de, buradaki aydınlığa bayıldım.
YanıtlaSilEvet ben de normalde çok sevmem, loş daha hoşuma gider, çünkü tozlar gözükmez. Ama böyle bembeyaz bir evde toz gözükmez diye düşünüyorum:)
SilGün geçmiyor ki bilgiye ulaşma konusunda aşama kaydedilmesin, dediğin gibi zaman bilgi ve ona ulaşma çağı ama bunun için biraz zaman ayırmak, biraz emek sarfetmek lazım ;)
YanıtlaSilİskandinav evlerinde ki sadeliği seviyorum hem de çok, belki hayata bakışlarıda böyledir kim bilir? Nefis güzellikte ki o iki tablo biz de olsa çerçeveler varaklı, altında ki konsol da ıvır zıvır dolu olur ve boğulurdu ama öyle güzel dekore etmişler ki hiç bir obje diğerinden rol çalmamış.
Bir gün hayalinde ki eve kavuşman dileğiyle...
NE güzel de anlatmışsın. Aynen öyle, abartıya kaçmıyorlar hiç, basit birşey bile öyle hoş duruyor ki evde.
SilUmarım sen de kavuşursun o ave ben de:)